İDRAR TORBASI (MESANE) TÜMÖRLERİ

Mesane kanseri prostattan sonra en sık görülen kanserdir. Ortalama 65 yaşlarında görülür. Son yıllarda daha genç yaşlarda da görülebilmektedir. Tanı konulduğunda hastaların yaklaşık %75’inde kanser sadece mesane yerleşimlidir, %25’inde ise komşu lenf düğümlerine veya uzak bölgelere yayılmıştır. Erkeklerde kadınlara göre daha sık görülmektedir (Şekil 1).

Şekil 1 : Mesane kanserinin şematik ve endoskopik görünümü.

Neler mesane kanserine yol açabilir ?  

En önemli risk faktörü sigara içimidir, olguların yaklaşık %65’inden sorumludur. Sigaranın içinde bulunan kimyasal maddelerin idrarla atılımı buna yol açmaktadır. Sigara içenler içmeyenlere göre 2-3 kat daha fazla riske sahiptir. Ayrıca boya, kauçuk, petrol, deri ve basım işlerinde çalışanlar yüksek risk altındadır. Yapay tatlandırıcılar, kanser tedavisinde kullanılan siklofosfamid adlı ilaç, sık idrar yolu enfeksiyonu geçirmek, taşa bağlı fiziksel travma da kanser riskini arttırabilmektedir. Mesane kanserinin gelişiminde kanser yapıcı genlerin devreye girmesi veya kanseri önleyen genlerin devre dışı kalması gibi genetik olaylar da önemli rol oynamaktadır.

Evrelendirme :

Tüm kanserlerde olduğu gibi ilk yapılması gereken tümörün evrelendirilmesidir. Mesaneyi adeta bir evin duvarına benzetebiliriz. Nasıl duvarda tuğla, üzerinde kaba sıva, ince sıva, astar boya ve boya tabakaları üst üste sıralanmışsa, mesane de böyle tabaka tabakadır. En dışta zar şeklinde bir tabaka altında, ince bir tabaka, sonrasında kas dokusu, onu da saran bir kalın zar, etrafında yağ dokusu ve komşu organlar şeklinde sıralanır. Kanser önce en dıştaki yüzeysel zardan başlar, zamanla daha derin dokulara ilerler.

Şekil 2 : Mesane duvarında yerleşmiş ve giderek derine ilerleyen tümör ve evrelerinin şematik görünümü.

Kanserlerde erken teşhis önemlidir. Mesanede daha kanser yüzeydeyken yani zardayken  tespit etmek hem tedaviyi kolaylaştırır hem de tekrarlamaması için ilaç vermemize olanak sağlar. Hastalık daha iç tabakalara ilerlemiş, geç dönemde tesbit edilirse tedavi şekli değişir, daha büyük ve radikal ameliyat, ışın veya ilaç tedavisi (kemoterapi) gerekebilir.

Hasta ne tür şikayetlerle doktora başvurur ?

Hastaların %85-90’ında göze çarpan şikayet idrardan kan gelmesidir. Genelde aralıklı kanama gözlenir ve ağrısızdır. Bazen acil işeme hissi, idrar yaparken yanma, kemik ağrısı, böğür ağrısı gibi şikayetler de gözlenenebilir.

Hastalara ne tür testler yapılır ?

Hastalara rutin olarak idrar tahlili, kan tetkikleri yapılır. İdrarda gözle veya mikroskopik olarak kanama tespit edilir.

Şekil 3 : Normal idrar ve mesane kanserli bir hastanın kanlı idrar tahlili

Belirgin kan kaybına veya kemik iliği tutulumuna bağlı kansızlık bulunabilir.
Mesaneden dökülen hücrelerin sitolojik yöntemle incelenmesi yardımcı olabilir. Özellikle yüksek riskli gruplarda tarama ve tedaviye yanıtı değerlendirme açısından yararlı olabilir.
Son yıllarda mesane kanserini önceden tespit etmede idrarla ilgili bazı özel testler geliştirilmekte ve denenmektedir. Bu testlerin duyarlı ve özgül olduğu kanıtlandığı taktirde hastaların başlangıç değerlendirilmesinde ve izlenmesinde önemli bir rol oynayabileceği düşünülmektedir

Görüntüleme yöntemleri nelerdir ?

Mesane kanserleri çeşitli görüntüleme teknikleri ile saptanabilse de bunların varlığı sistoskopi (mesane içerisine penisden ince bir boru ile girilerek içerisinin gözlenmesi) ve biyopsi ile doğrulanır. İdrarda kanamanın değerlendirilmesinde günümüzde bilgisayarlı tomografi (BT) en sık kullanılan görüntüleme tekniğidir.

Şekil 4 : Bilgisayarlı tomografide mesane içerisinde büyümüş tümöral kitle (kırmızı oklu)

Mesane kanserlerinin mesane duvarında ne kadar derine ilerlediği, komşu organlara geçip geçmediği, bölgesel ve uzak organlara yayılıp yayılmadığını göstermek amacıyla, İVP denilen ilaçlı böbrek filmi, bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans görüntüleme yapılabilir. Akciğere veya kemiklere yayılım şüphesi varsa göğüs filmi ve kemik sintigrafisi yapılır.
Mesane tümöründen şüphelenilen hastalara anestezi altında sistoskopi yapılır, tüm mesane gözle izlenir, ele gelen kitle değerlendirilir, tümör endoskopik (kapalı) yöntemle kazınır, mesane tabanından ayrı doku örneği alınır ve incelenmek üzere patolojiye gönderilir. Tümörün yüzeyel ve düşük dereceli olup olmaması çok önemlidir.

Şekil 5 : Mesane tümörünün endoskopik görünümü ve kapalı yöntemle kesilerek çıkarılması.

Tedavi seçimi kararı tümörün evresine, derecesine, büyüklüğüne, sayısına ve tekrarlama durumuna göre verilir. İleri evre düşünülen hastalarda bilgisayarlı tomografi ve manyetik rezonans görüntüleme yöntemleri yapılabilir. Patolojik evre ve derecesi düşükse sadece endoskopik yöntemle tümörün kazınması ve düzenli izlenmesi tedavide yeterli olabilir. Tümör büyük, birden fazla veya evresi uygunsa kazıma işlemi ardından mesane içerisine 6 hafta ve /veya idame ilaç verilebilir. Tümör eğer mesane duvarı içerisine, kasa kadar ilerlemişse radikal sistektomi denilen tüm mesanenin alınması gündeme gelebilir. Bazen ameliyat öncesi veya sonrası kemoterapi gerekebilir. Komşu lenf düğümlerine ve uzak organlara yayılım söz konusuysa sistemik kemoterapi ardından cerrahi veya radyoterapi uygulanır.
Call Now Button